Doktor
Başvuru
WHATSAPP
+908502224469

Göz Kapağı Operasyonu Geçirenler "Dünyanın Bir Üst Yarısı Varmış"

Op. Dr. Melike Gedar Dünyagöz Ataköy Göz kapağı operasyonu geçirenler "Dünyanın bir üst yarısı varmış" diyor. Günümüzde genetik faktörlere ve yaşlanmaya bağlı olarak göz kapağında yaşanan estetik sorunlar birçok kişinin göz hekimlerine başvurmasına neden oluyor. İnsanlar arasında iletişimde çok önemli rol oynayan ve yüz ifademizi sağlayan gözlerimizin çevresinde üst kapak cildinin sarkması, torbalanma ve asimetrik görüntü gibi farklı sorunlar yaşanabiliyor. Kişi odaklı tedaviler ile 10-15 yaş arasında bir gençleşme sağlaya biliyor. Göz kapağı estetiğinin yanı sıra botox ve gözaltı ışık dolgusu işlemleri ile ilave düzeltmeler yapılabiliyor.

Operasyon, gördüğünüz cisimlerin netliğini değiştirmiyor, ancak bu ameliyatı olan insanlar "Dünyanın bir üst yarısı varmış" diyor. Kapağın üzerindeki torbalar cildi aşağı doğru ittikçe görme alanının üst yarısını daraltıyor. Fazlalıkları kaldırdığımız zaman gökyüzünü görebilmeye başlıyorsunuz. Kapağı düşmeye başlayan insanlarda kapağın verdiği ağırlıktan dolayı yaşanan uyku çökme sorunu da bu şekilde ortadan kalkmış oluyor. Göz ve göz çevresi estetiğinde göz doktorunun cerrahi yorumu önemlidir. Temel amaç hastanın göz kapağının fonksiyonunu bozmamaktır. Estetik operasyon esnasında kişiye özel davranılmalıdır.

Bir kişinin göz kapağını bir başkasının göz kapağı haline getirmek için uğraşmayız. Estetikte asıl amaç hastada yaşa bağlı meydana gelen değişiklikleri eski haline getirmek olmalıdır. Ameliyat yaparken standart birtakım önlemleri elbette alıyoruz, kişinin ameliyatı kendisine özeldir. Üst kapak ameliyatlarını lokal anestezi ile yapmayı tercih ediyorum. Bu operasyon sırasında sakinleştirici veriyor, hastamızla konuşarak operasyonu gerçekleştiriyoruz.

Ameliyatla fazlalık olan cildi ve arkadan öne doğru gelen torbaları alıyoruz. Alt kapak ise hasta için de hekim için de biraz daha meşakkatli bir iştir. Alt kapak anatomisi ve dinamikleri üst kapaktan farklıdır. Alt kapak yanağımızı yerinde tutma işlevini görür.

Burada bir problem olduğu zaman yanak da şekil değiştirir. Bundan dolayı bu operasyonları alt kapağın gücünü ve kuvvetini azaltmadan yapıyoruz. Eğer alt kapakta öne doğru gelmiş torba varsa bunu dışardan bir kesi olmadan kapağın iç tarafından girerek üstündeki torbaları hafifçe tıraşlayarak düzleştiriyoruz. Üst kapaktaki kesi yerimizi kapağın kendi oluk çizgisine denk getiriyoruz. Böyle olduğu için bu ameliyatların iz bırakma oranları çok düşük, buna rağmen hastaya ait nedenlerden dolayı biriz kaldığında bu iz o olukta olduğu için kesinlikle belli olmuyor. İz sorununu azaltmak için hastalarımıza operasyon sonrası göz kapağına özel iz iyileştirici kremler ve güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunmaları için güneş gözlüğü öneriyoruz. Göz kapağı estetiği ve ışık dolgusu ameliyatlarında %95 hastalarımız ağrı sorunu yaşamıyor. Üst kapak tedavilerini genellikleri sadece kapakları uyuşturarak, birden fazla noktaya tedavi uygulayacaksak genel anesteziyle yapıyoruz. Ameliyattan sonra gözü hiç kapalı tutmuyoruz. Kişi basit işlerini ertesi gün itibariyle rahatlıkla yapabilir. Gözde yalnızca hafif bir şişlik ve morluk oluyor. Genellikle üst kapakta 1 hafta içerisinde, alt kapakta da operasyon yapıldıysa 10 gün içerisinde şişlik ve morluklar geçmiş oluyor. Ameliyat sonrası iyi bir bakımla, sıkı bir buz kompresiyle süreç çok daha kısalıyor. Bir hafta sonra da dikişleri alıyoruz. Göz etrafında birtakım tehlikeli noktalar bulunur. Işık dolgusunun yapıldığı göz yaşı oluğundan damarlar geçmediği için işlem doğru bir şekilde yapılırsa herhangi bir problem olmuyor ama kaş ortası dediğimiz bölge çok tehlikeli bir bölge. Eğer oraya dolgu yapılırsa damarlara denk gelme ve körlük riski bulunuyor. Bununla ilgili dünya literatürüne geçmiş vakalar var o yüzden o bölgeye dolgu önermiyoruz. Eğer orada bir çatlak varsa botoksu yaptıktan sonra çatlak hala geçmediyse ince bir hat halinde ciltteki yerleri dolduruyoruz. Özetle, ameliyat her zaman için çok daha kalıcı bir tedavi yöntemidir. İnsanlarda 5-10 yaş arasında daha genç görüntü oluşturur. Işık dolgusunun süresi 6-12 ay, botoksun da 4-6 ay arasındadır. Ameliyatın kalıcılığı da 5-10 yıl arasındadır. Kişi sağlıklı bir yaşam biçimine sahipse bu süre uzayabilir. Sarkma ve torbalar tekrar ortaya çıktığı zaman ise yeniden yapılacak bir operasyonla düzeltilebilir.