Doktor
Başvuru
WHATSAPP
+908502224469

70 milyon insan ve 140 milyon göz var (Bursa Hürriyet)

Markayı pek çoğumuzun yakından tanıdığını düşünürsek, mutfakta bir kadının olması hepimiz için son derece önemli. Dünyagöz Hastaneler Grubu, 1996 yılında başlayan 17 yıllık bir başarı hikâyesi. 1996 yılında Levent’te başlayan ve şu an 14’ü yurt içinde 4’ü yurt dışında olmak üzere toplam 18 ayrı noktaya uzanan bir büyüme süreci. Kuruluş aşamasından bu yana her yıl bünyesine birden fazla yeni halkayı eklenerek bir zincir oluşturulmuş. Bu zincirin en önemli ve en güçlü halkası da elbette yönetim. Yönetimde, ikinci kuşak temsilcisi, Demet Kapıcıoğlu var. Bir başarı hikayesinin ikinci kuşak temsilcisi, heyecanlı, işine hakim, vizyoner ve ayakları yere basan bir profesyonel yönetici.

TECRÜBELİ BRANŞ HEKİMLERİ

Dünyagöz Hastanesi fikri nasıl oluştu ve bugünkü konumu nedir? Sağlık sektöründe ilk olarak 1993 yılında Avrupa hastanesi ile yer almaya başlıyoruz. Avrupa hastanesi genel hizmet veren bir hastane ki o dönemlerde Türkiye’de sağlık sektöründe branşlaşma yok. Babam (Eray Kapıcıoğlu) bir gün Sn. Süleyman Demirel ile konuşurken, Sn. Demirel, "Eray Türkiye’de 70 milyon insan 140 milyon göz var, ne iyi olur bir göz hastanesi olsa..." diye bir fikir atıyor ve bu fikir Eray Bey’deki branşlaşma düşüncesini pekiştiriyor. Avrupa hastanesi devrediliyor ve tüm araştırmalar yapıldıktan sonra 1996 yılında Levent’te Dünyagöz’ün ilk şubesi açılıyor. "Doğru teşhis, doğru tedavi" ilkesi ile yola çıkan Grubumuz; 2001 yılında Feneryolundaki şubesini faaliyete geçiyor. Başlangıç aşamasından sonra 2003 yılında başarı perçinleniyor ve büyüme 2004 yılında Ataköy’de açılan şubemiz ile devam ediyor. Sadece gözün tüm branşlarında sunduğu farklı tedavi yöntemiyle 365 gün, 24 saat göz sağlığına dair sorunlara cevap veriyor.

Dünyagöz, Türkiye’nin ilk branş hastanesi. Türkiye çapında İstanbul, Ankara, Antalya, İzmit, Adana, Samsun, Gaziantep ve Bursa olmak üzere 8 ayrı ilde, 14 şube ve yurt dışında Hollanda, Almanya, İngiltere’de bulunan 4 ayrı noktada hizmet veren Dünyagöz Hastaneler Grubu, Türkiye’nin Avrupa’daki ilk ve en büyük yatırımını Almanya’nın Frankfurt kentinde gerçekleştirdi. Yatırımlarına devam ederek yeni hastanelerle daha geniş coğrafyaya yayılmayı hedefleyen ve Türkiye’de sağlık turizminin öncülüğünü üstlenen Dünyagöz, dünyanın 107 ülkesinden yılda yaklaşık 40 bin yabancı hastaya da hizmet veriyor. 18 yıldır sağlık sektörünün içindeyiz. 1996 yılında 19 göz doktoru, 5000 metrekare kapalı alan, 50 personel ile başladığımız göz hastanesi yatırımı, bugün 130 bin metrekare kapalı alan, 2000 çalışan, 200 göz doktoruna yükseldi. 107 ülkeden, yılda 40 bin yabancı hastaya gözün her branşında hizmet veriyor ve ciddi bir sağlık turizmi yapıyoruz. Bugün göz sağlığı denince akla ilk Dünyagöz geliyor; elbette bu bizi çok mutlu ediyor. Ancak bize daha fazla sorumluluk yüklüyor. Bu nedenle hep daha iyi hizmeti sunmak için çalışıyoruz. Sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştiriyoruz. Dünyadaki son teknolojiyi halkımıza sunuyoruz. Konusunda tecrübeli branş hekimleri ile çalışıyoruz.

Dünyagöz Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı’yım. Ayrıca GYİAD (Genç Yönetici İş Adamları Derneği) Yönetim Kurulu Üyesi, Ticari İlişkiler Komisyonu Eş Başkanlığını yürütüyorum. Sağlık sektörü dışında başka bir sektörde de çalışmak ister miydiniz? Sağlık sektörünün içinde büyüdüm diyebilirim. Dünyagöz’ün 18 yıllık bir geçmişi var. Sağlık sektörünün içinde olmak ve insanlara fayda yaratmak çok büyük bir keyif. Çocukluktan beri hayalim de zaten bu alanda çalışmaktı. Öğrenciliğimden itibaren de aktif olarak Dünyagöz’ün içinde yer alarak sağlık sektöründe hizmet vermeye devam ediyorum. Dünyagöz’ün kurumsallaşma yolundaki çalışmalarını, hedeflerini, varsa sosyal sorumluluk projelerini sizden dinleyebilir miyiz? Dünyagöz dünyaya açılan ve çok hızlı büyüyen bir grup. Türkiye’nin ilk branş hastanesi olarak gözsağlığı alanında öncü bir kurum olarak göz alanındaki son tedavi ve teknolojileri hekim kadromuzla halkımıza sunmanın sorumluluğunu taşıyoruz. Tedavide yenilikleri sunmanın yanı sıra yeni şube ağımız ile yurtiçi ve yurtdışında büyümeyi hedefliyoruz. Gözle yakından ilgili Diyabet konulu tedavi merkezimizi yakın zamanda hayata geçirdik ayrıca Dünyagöz Vakfı’nın üstlendiği pek çok sosyal sorumluluk çalışmalarımız bulunuyor. Dünya Göz Vakfı’nı kurmamızdaki ilk amacımız, göz sağlığı alanında nasıl daha fazla katkı yapabiliriz sorusuna cevap vermekti. Vakıf ile devletin kamu hizmeti yükünü azaltmayı, göz hastalıklarından korunma, tanı ve tedavi alanlarında bilimsel çalışmalar yapmayı hedefliyoruz. Ayrıca, göz sağlığına katkıda bulunacak öğretim kurumları, tanı ve tedavi sağlık birimlerini kurmak da projelerimiz arasında yer alıyor.

Down Sendromlular Derneği ile "Özel Gözler" projesi başlattık. Dünyagöz Hastanelerinin katkılarıyla tüm Türkiye genelinde uygulanacak proje ile Down Sendromlu bireylerdeki keratokonus riskine yatkınlıkla ilgili bilinç oluşturmayı ve risk grubunda olan bireylerin erken teşhis ile görme kaybına neden olabilecek gecikmeler meydana gelmeden tedaviye yönlendiriyoruz. GETEM işbirliği ile "Konuşan Kitaplar" adı altında özel bir projemiz daha var. Bu projeyle hastanelerimizde kurduğumuz laboratuvarlarda çalışan ve hasta yakınlarından oluşan gönüllülerimiz kitaplara ses veriyorlar. Bir kayıt sistemiyle ses kaydediliyor ve seslendirilmesi tamamlanmış kitaplar görme engellilere sunuluyor. Her bir kitap onlar için yepyeni bir dünyanın kapılarını açıyor. Bu çalışmanın önemi ve kıymeti anlatılmakla bitmez. Disiplin isteyen bir gönüllülük işi. Sesleri ile bu projede yer almak isteyen gönüllülere kapılarımız her zaman açık. Bunların yanı sıra gerek hastane gerek vakıf tarafında hazırlandığımız yeni çalışmalar da mevcut.

ÇOĞU KADIN

Eğitiminiz nedir? Işık Üniversitesi İsletme Bölümü’nden mezun oldum. Sonrasında ise Boston Northeastern Üniversitesinde sağlık yönetimi alanında eğitim aldım. İş hayatına ne zaman başladınız, Ne gibi görevlerde bululdunuz? Eğitimimin ardından, Dünyagöz Hastaneleri bünyesinde oldukça kapsamlı bir MT (Managament Trainee) programından geçtikten sonra 2007 yılında Ataköy Hastanemizin yönetiminde etkin rol aldım. Ataköy Hastanemizde birçok uygulama ve projeyi hayata geçirerek; yönetimini devir ettikten sonra 2009 yılında grubumuzdaki tüm hastanelerin yönetiminden sorumlu olarak çalışmalarıma devam ettim. Hem yurtiçinde hem de yurtdışında yoğun olarak yeni yatırımlara ağırlık verilmesi, tüm operasyonların yönetilmesi ve yasal değişikliklerin uygulanması gibi stratejik bir yönetim sürecini tamamlayarak sonrasında bu görevde de yetki devrimi gerçekleştirdim. Şu anda Yönetim Kurulu üyesi olarak, grubumuzun vizyonel çalışmalarına ağırlık vererek orta ve uzun vadeli hedeflerine yönelik iş planlarını yönetiyorum

İŞ GÜCÜNE KATILIMLARI ARTACAK

Sizce kadınlann iş hayatına getirdikleri farklar neler? Kadınlar hayatın her alanında doğası gereği farklı bakış açılarına sahip, iş ve özel yaşamlarındaki dengeleyici rolleriyle iş hayatına başarı katıyorlar. Bizim grubumuzda çalışanlarımızın çoğu kadınlardan oluşuyor. Bana göre farklılıklar her zaman zenginlik doğuruyor, kadınların organizasyon yetenekleri ve yaratıcı çözüm geliştirme becerileri çok yüksek. Bu özellikleri de işlerine katma değer kalmalarını sağlıyor. Türkiye’de kadın istihdamı hakkında neler düşünüyorsunuz? Günümüzde dünyadaki nüfusun yarısını kadınlar oluşturuyor, ancak kadınların ekonomik yaşama katılmaları aynı paralellikte değil. Tabi bunu bir çok faktöre bağlayabiliriz; bu aslında direkt ülkelerin gelişim düzeyleri ile bağlantılı bir durum, erkek egemen kültürün hakimiyeti, kadınların eğitim olanaklarından az yararlanması, yasal düzenlemelerin eksiklikleri vb... Şu anda Türkiye’de kadınların istihdam oranı %29,5,0ECD ülkeleri arasında %32,3 ancak OECD ülkeleri içinde kadınların istihdamı %62 seviyelerinde.

Türkiye’nin 2023’te dünyanın en büyük 10 ekonomisi içinde yer alma hedefini gerçekleştirmesi için kadınların da iş gücüne katılım oranının yüzde %50’lere çıkmalı, bunun için de gerekli zeminin oluşturulması lazım. Kadınların eğitim düzeyi yükseldikçe iş gücüne katılımları artacaktır. Kadınların girişimci olmaları hakkındaki görüş ve önerileriniz nedir? Türkiye’de her 100 girişimciden 7’si kadın. Bu oranın da artması gerekiyor, finansman zorluklarından dolayı yaratıcı fikirlerini risk alarak hayata geçirmekte zorlanan başarılı kadınlarımız var. Oysa ticaret hayatı zaten başlı başına risktir, kendilerine ve yaratıcı fikirlerine güvenmeleri, bunu da iyi bir planlama ile hayata geçirmeliler. Sağlık sektöründeki gelişmeleri nasıl yorumlarsınız? Ülkemizde sağlık sektörü, son yıllarda devletin sağlık konusuna verdiği önem ve destek çalışmalar ile büyüme hızı olarak pekçok sektörün önüne geçmiştir. SGK anlaşmaları dolayısıyla sağlık hizmetlerinin, özel hastaneleri de kapsayarak toplumun geneline yaygınlaştırılması bu konuda atılmış çok önemli bir adımdır. Devam etmekte olan kamu-özel ortaklığı modeli ile yapılacak sağlık köyleri projeleri, ülkemizde sağlık sektörünün geleceğini belirleyici bir faktör olacaktır.

7-24 KESİNTİSİZ HİZMET

Ülkemiz gerek konumu, gerek deneyim ve yüksek insan kaynağı kalitesi ile yüksek teknolojiyi ekonomik fiyatlarla sunması adına, sağlık turizmi çalışmaları anlamında tercih edilken, oldukça yüksek potansiyele sahip bir konumdadır. Her yıl yurtdışından göz, diş, saç ekimi, kardiyoloji, ortopedi gibi konularda tedaviler açısından tercih edilmektedir. Devletimizin sağlık turizmi konusunda da tanıtım çalışmaları bulunmaktadır. Dünyagöz grubu olarak sağlık turizmi çalışmalarımız ile 107 ülkeden yılda ortalama 40.000 yabancı hastaya hizmet veriyoruz, ayrıca SGK ve özel sigorta anlaşmaları ile halkımıza gözün 19 branşında gelişmiş tedavi yöntemlerini deneyimli hekim kadrosu ve yaygın şube ağı ile 18 yıldır 7-24 kesintisiz hizmet sunmaktayız.

Hizmetlerimizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanıyoruz. www.dunyagoz.com'a giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.

Daha Fazla Bilgi Al